Susuz ve Kars için toplandılar

Kars Susuz Belediye Başkanı Oğuz Yantemur, Şayir Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Şayir ve URKE Yönetim Kurulu Başkanı aynı zamanda Karavan Park Bolu Göynük Çubuk Gölü'nde Ali Şayir ile ortak girişimci Kenan Şamiloğlu, gurbetle sılanın buluşturulduğu Susuz (Cilavuz)’da buluştular. Eğitim Kültür ve Sanat Festivali için geldikleri Kars’ta Susuz için neler yapılabileceğini masaya yatırarak eğitimden tarıma, turizmden gıda sektörüne, sınır ticaretinden hayvancılığa birçok konuyu ele aldılar.
Susuz ilçesinin daha da yaşanabilir ilçe olması için neler yapılabileceği, Susuzlu işadamlarının ilçelerine yatırımlarını nasıl sağlayabileceklerinin de üzerinde duruldu. Herkesin elini taşın altına koyması ve özellikle de son yıllarda Turizmde büyük patlamanın yaşandığı Kars’ın bu ivmeyi daha da yukarılara taşımasının önünün açılması gerektiği vurgulandı. 90 bin şehidimizi bağrında bulunduran Allah-u Ekber Dağlarının Kars’ta yer aldığı, Kristal Karlar Diyarı Sarıkamış’ın Kars turizmine yol açtığı, İlk Cumhuriyetin (Cenub-i Garbi Kafkas Cumhuriyeti) Kars’ta kurulduğu, Selçuklu Sultanı Alparslan’ın 1064’de Anadolu topraklarına Kars’tan giriş yaptığı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ilk marşın (Hoş Gelişler Ola Mustafa Kemal Paşa) Kars’ta bestelendiği, Mevlana’nın manevi hocası Şehit Ebu-l Hasan Harakani Hazretleri türbesinin Kars’ta bulunduğu, Dünyanın akın ettiği Ani Ören Yeri’nin Kars’ta bulunduğu, Iğdır ve Ardahan illeriyle 3 ülkeye komşuluk yapan ilin Kars olduğu, tamamı donduğu için turistlerin vazgeçilmez uğrak yeri olan Çıldır Gölü’nün Ardahan ve Kars illeri sınırlarında yer aldığı, tarihi dokusu, kültürel mirası, turizm destinasyonu, inanç ve kış turizmi, folklorik ve yemek kültürü, Aşıklar Diyarı ve daha saymakla bitmeyen Kars’ın bütün değerleri tek tek sıralandı.
EĞİTİMİN ÖNEMİ
Susuz Belediye Başkanı Oğuz Yantemur, 4-6 Temmuz 2024 tarihleri arasında gerçekleşen Susuz (Cilavuz) Eğitim ve Kültür ve Sanat Festivali’ne değinerek eğitim önemine vurgu yaptı ve “Susuz ilçemiz geçmişinde Köy Enstitusü, Öğretmen Okulu, Öğretmen Lisesi olan Türkiye'nin ve bölgenin aydınlanmasına çok büyük katkıda bulunmuş bir ilçedir. Eğitim, Kültür, Sanat Festivali’nin olması bizim için çok önemliydi. Onun için arkadaşlarımızla önce bir tartıştık ve çeşitli platformlarda herkesin fikrini almaya çalıştık. Festivalimizi tamamladık tabii ki eksikliklerimiz oldu ama onları not aldık. Programlarımızda neler yapabilirizi konuştuk, tartıştık. İşin en güzel tarafı; festival alanından gelen herkes gerçekten memnun ayrıldı. Çünkü niyet çok iyiydi. Toplumun her kesimine hitap eden etkinliklerimiz vardı. Şunu gördüm ki Kars'ın, Susuz'un bu tür etkinlikleri gerçekten ihtiyacı var. Kültürel, sanatsal etkinliklere çok ihtiyacı olduğunu gördük. Evet bu şehirde eskiden her ay konser, tiyatro olurdu. Şimdilerde bu azaldı. Tabii bu Kars'ın geçmişine, kültürüne de yakışmıyor. Onu anladım ki Kars; bu tür etkinliklere çok yakın. Gençlerin gözündeki ışığı gördüm ben. Köyden gelen kadınların, yayladan gelen kadınların o günkü neşesini gördüm ve çok da mutlu oldum. İnşallah bunu geleneksel bir hale getireceğiz. Tabii bizim belediyenin ekonomik koşulları belli. Paramız var mıydı? Yoktu. Ama bunu dayanışmayla, İmeceyle yapabileceğimizi düşündük. Belediyemizin şartlı bir bağış hesabı vardı. Sağ olsun iş insanlarımız olsun ya da kendince, karınca kararınca katkıda bulunanlar oldu. Belediyemize de herhangi bir yük olmadan bu işi buralara taşıdık ve getirdik. Festivalde yerel sanatçılarımız oldu. Yine ilçemizde yetişmiş şairlerimiz, yazarlarımız oldu. Güzel geçen festivalimizi şimdi masaya yatıracağız ve hangi eksikliklerimiz olduğunu belirleyip önümüzdeki dönemde de yine hep beraber İmece usulüyle bunu tekrarlayacağız. Önümüzdeki yıl inşallah daha güzel bir program olacak.
CİLAVUZ ÖĞRETMEN OKULLARININ BÖLGEYE VE ÜLKEYE KATTIĞI ZENGİNLİKLER
Cumhuriyetİ kuran Kars’ta, Cilavuz Öğretmen Okullarının bölgeye ve ülkeye kattığı zenginliklerin unutulmaması gerektiğini kaydeden Başkan Oğuz Yantemur, 1944’lerde elektriği üretmiş, kendi elektriğiyle bölgenin gelişmesine, hayvancılığına büyük katkıları olmuştur. Birde bu okulun ışığını düşünün ki kendi arısı var arı üretiyor. Bölgede hayvancılığın gelişmesi için çabalar harcıyor. 1990’a kadar da öğretmen lisesi olarak devam etti. Sonrasında göç olmuş aynı zamanda üretim azalmış, ihtiyaçlar artmış, nüfus çoğalmış. Şimdilerde ise geri dönüşler başlıyor ve helal olsun son birkaç yıldır ‘gelelim buradan bir ev alalım’, ‘Arsa var mı? Bir arsa alalım, bir ev yapalım.’ Diyenler var. Büyükşehirlerin gürültüsünden, trafiğinden ve başka sorunlardan dolayı hepsi gelmek Susuz’a, Kars’a gelmek istiyor. Biz şunu yaptık dedi ki ‘buranın koşulları, iklimi, bitki örtüsü uygun’ dedik ve bir program ile hayvancılığa, tarıma katkımız olsun diye İstanbul Büyükşehir Belediyemizin de desteğiyle buğday tohumu dağıttık. Gerçekten bununla artık herkesin Susuz'da ambarı dolu. Kendisi tohumuna da tohum verdi. Bölgenin iklim koşullarına göre verdiğimiz tohumu yeme dönüştürüp yeniden üreticiye veriyoruz. Hayvancılığı iyi bir şekilde yapan herkesin para kazandığına inanıyorum.” diye konuştu.
KARS'IN GELECEK 10 YILINI ÇOK PARLAK OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM
Kars’taki tüm iş insanlarımıza, bilim insanlarımıza, gazetecilerimize teklifim, önerim; lütfen bir araya gelsinler ve ‘Ne yapabiliriz?’ konusunu masaya yatıralım. Susuz’da bir işadamımızla tanıştım sanayi sitesinde fabrikalar yapacaklarından bahsetti. Çok mutlu oldum. İşte bunlar gerekiyor buraya. Kars'ın gelecek 10 yılını çok parlak olduğunu düşünüyorum. Çünkü büyük bir şehir aslında. Sovyetler bir bir dağıldıktan sonra 4 ülkeye komşu olduk. Yani Gürcistan'da, Ermenistan, Nahçivan ve İran'a komşuyuz. Şunu kaç şehirde görebilirsiniz? Bizim tabii ki önceliğimiz iş insanlarının buralara yatırım yapmalarıdır. Bu anlamda ben valiliğimizin de diğer organlarını da bu işe destek vereceğini düşünüyorum. Belediyeler olarak da bizlerin de diğer belediye başkan arkadaşlarımın da destek vereceğini biliyorum. Çünkü onlar da aynı kaygıları yaşıyorlar. Kendi ilçemizde aynı işte onlar da en az benim kadar kaygılılar, ‘ne yapalım’ın peşindeler. Türkiye'nin her üniversitesinde akademisyenlerimiz var, bilim insanlarımız var. Onlarla da bir araya gelip bu projeleri gerçekleştirip hayata geçirmeliyiz.” İfadesine yer verdi.
Başkan Yantemur ayrıca, “Bu bölgelerde başarılı öğrencilerimiz var. Bu öğrencilerimizi motive edecek adımlar atılmalı. Öğrencilerimiz çalışıp kazandıklarında arkasında duracak insanların olduğunu bilmeli. Bölgemizde hayvancılığın ve tarımın geliştirilmesi de gereklidir.” dedi.
Festivalle birlikte adeta Susuz’da bir düğün oldu
Şayir Şirketler Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Şayir, festivalin önemine değindi ve bunun bir dönüm noktası olması gerektiğini söyleyerek, “Festivalle birlikte adeta Susuz’da bir düğün oldu. Bu düğünde heyecan vardır. İnsanlarımızda bu heyecanı gördük. 6 Temmuz bizim için tarih oldu. Bu gelenekler, tarihiyle, eğitimiyle kültürümüzle yaşatılacak. Böylelikle ‘nasıl daha ileri götürürüz’ bunu tartışacağız. Böylelikle bizden sonraki nesiller de takip edebilecekler. Bizlerde gelip yerinde görüp buna destek olmak için buradayız. Sayın Başkan'a, ekibine ve Susuzlu hemşehrilerimize, işini gücünü bırakıp fezstivale katılan herkese çok teşekkür ediyoruz. Bundan sonraki aşamalarda her sefer gelecek ve bu güzelliğin tadını hep birlikte çıkaracağız inşallah. Bu aşkımızı eksik etmeden projelerimizle birleştirici güç yapacağız. Bu festivalle aynı zamanda 20-30 yıldır birbirini göremeyen hemşerilerimizin bir araya geldiği, birbirini gördüğü, sarıldığı anlara da sahne oldu. Bu beni çok mutlu etti. Yani okul mezunları misafirlerimiz çoktu yine Artvin'den, Trabzon'dan gelen misafirlerimiz vardı. Daha birçok yerden davetlilerimiz vardı. 30 yıl önceki öğretmenlerimiz de gelmişti. Eli öpülesi öğretmenlerimizin gelmesi, bizlerle buluşup kucaklaşması çok daha başka bir mutluluk verdi bana. O anlamda da gurur duydum. Çok mutlu oldum.” diye konuştu.
İNTERNETTE DUYURALIM
Bundan sonraki süreçte festivalin internet üzerinde yaygın bir şekilde duyurulmasının planlanmasının yapılması gerektiğini belirten İşadamı Şayir, “İlki kurulan bir kültür derneği başkanı Ercan beyİn de bu işe cidden manevi, maddi destek olduğunu hatırlatan Ali Şayir, “İnternetten de bunu duyuralım ve insanlarımızı oraya üye olsunlar. Burada yapılan güzellikleri görmemek mümkün değil. Uzakta olanların da Susuz’a gelmemeleri için bir neden yoktur. Buraya gelindiğinde hangi kapı çalınsa, tutulsa onlara bir yer, bir yatak, bir yemek mutlaka vardır. Herkese çağrımızı yapalım. Dünyadan, ülkemizden herkes bir arkadaşını, bir dostunu, bir sevdiğini alıp Susuz’a getirsinler. Ben şimdiden herkese teşekkür ederim. Kars'ın etine, doğadaki otlarına her zaman değer vereceğiz. Bizim öncelikle konuşmanız gereken eğitim konusudur. Eğitimsiz hiçbir şey olmaz. Zaten festivaller eğitimdir, kültürdür” diye konuştu.
ÖĞRENCİLERE BURSLAR VERİLSİN
Üniversite öğrencilere burs verilmesi konusuna da değinen İşadamı Ali Şayir şöyle konuştu:
“Eğitim için öncelikle sayın Oğuz başkanımla zaman zaman görüşüyoruz. Taşıma suyla değirmen dönmez. Öğrencilerimize eğitim bursumuzu Sayın Başkanımızın önderliğinde başlatıp bir süreliğine değil ömür boyu sürdürülebilir yapmamız gerek. Öğrencilerimiz de Susuz’un, Cilavuz’un bursunu aldım okudum diyebilmeli. Yani o burslar bir hayal olmamalı. Biz önce bu hayallerini çocuklarımıza veririz. Okullara çantalarının içine bu yazıları koyalım. Anaokuluna başladığında ve yarın okulda okuduğunda ‘beslenmeyle ilgili sıkıntım yok, kitapla ilgili sıkıntım yok’ diyebilsin. Böylelikle öğrencilerimize başarı yakalatarak yenilikler yapmalarını sağlayabiliriz. Bu projeleri de belediyenin aracılığıyla Susuz’da göstereceğiz. Bizlerde bu bursları zarflarla değil kırmızı güllerle vermeliyiz. Sonra da ‘bak verdiğim bursla çok güzel öğrenciler yetişti’ diyebilmeliyiz. Yarın da bu öğrencilerimiz okullarını bitirip geldiğinde ‘biz de eli boş gelmeyeceğiz. Güzel projelerimizle geleceğiz. Bizlerde bir başka öğrenciye burs vermeliyiz’ diyebilmeliler. Bu öğrencileri biz bu ilçeden çıkarmamız lazım. 1 mi çıkaracağız? 5 mi çıkaracağız? 3 mü çıkaracağız ama çıkaracağız. Benim hayalim budur. Bu hayal için buradayım. Sayın başkanım da zaten öğretmendir. Bu hayallerimi başkanımla sık sık paylaşıyorum. Susuzlarla da paylaşıyorum. Ben yarın Microsoft'un başında bir Susuzlu görmek istiyorum. Çünkü beni yöneten de Microsoft'tan gelen bir öğrenciydi. Bu öğrenciyi Koç kabul etmiş. Oturtturmuş karşısına bursu verirken ne demiş biliyor musunuz? ‘Bu bursu geri faiziyle beraber ödeyeceksin demiş.’ Yeni sende bir başkasına burs vereceksin anlamına geliyor. O verdiğimiz bursların karşılığında geri dönüp burs vermeyen, çok zengin olan arkadaşları görüyoruz. Yani o okul bittikten sonra para kazandığında diyecek ki ‘ben de Susuz'da yetişen bir çocuğa burs vermek istiyorum.’ Aslında Koç o kadar güzel bir şeye değinmiş ki. ‘Aldığın parayı unutma’ demiş. Biz de aldığı parayı unutturmadan o çocuklarımızı desteklerimizle eğitime geri kazandıracağız. Eğitimde başarılı olacaklar. Başarılı olduktan sonra bizim işimiz çok kolay. Çünkü projeyle gelecekler.”
ÖĞRETMENLER BİLİYORDU Kİ BANA BU GÜZELLİKLERİ DE ÖĞRETTİLER
“Bir şeyi başarmak için o işe bir şeyle başlamak lazım.” diyen İş İnsanı Ali Şayir, “Susuz’un gerçekten geçmişi çok temiz. İnsanların göç etmelerinden dolayı Susuz’daki harabeleri gördüğünde içim yanıyor. Benim köyüm de Yolboyu köyü. Babam köy muhtarıydı. Her ilkbaharda o duvarları kireçte boyattırıyor ama kireci de kendisi alıyordu. Bizim temiz yere ihtiyacımız var. Babam ‘Sen kapını süpür’ derdi. ‘Önce buradan başlayalım’ derdi ve bizim evimizin hayatını her hafta süpürüyordu. Şimdi Bizim dönüşüme ihtiyacımız var. Önce evlerimizin duvarlarını boyattıralım. Eski de olsa temiz bir yer görelim. Sonra da biliyorsunuz bir deprem gerçeği var. Bu deprem gerçeğiyle ilgili sağlıklı evlerde oturmamız lazım. Üçüncü gerçeğimiz Susuz girişinden sonuna kadar bir cadde var. O caddede tarihi binalar projesini çalıştırmak lazım. Benim öğretmenimin evi çok güzeldi. İçeri girdiğinde elektrik kablosu hiç gözükmezdi. Çünkü özenerek yapıyordu. Susuz’da o özentiyle bir mimari göze çarpıyor. Çünkü öğretmen evinin olduğu yerde öyle olur. Susuzdan yetişip batıya giden öğretmenlerin köy okullarına giden öğretmenlerin yetiştirdiği öğrencilerin elidir. Çünkü bir eğitim almıştı. Susuz’dan mezun olan ben çok iyi top oynuyorum, kendim çok iyi elektrik biliyorum. Boya da yapıyorum. Kaynak da kullanıyorum. Bunlar benim öğretmenlerimin emekleridir, onların emeklerine sağlık. Öğretmenler biliyordu ki bana bu güzellikleri de öğrettiler. Onun için kentsel dönüşüm bizim için çok önemli. Kentsel dönüşümle ilgili de sayın başkanımla oturup proje yapacağız. Biz bu projeyle Susuz'a bir cadde yaptırmayı düşünüyoruz. Bu caddede de öncü yine başkanımız olacak biz de maddi manevi yanında olacağız:” şeklinde konuştu.
TİCARET ÜRETİMLE BAŞLIYOR
Önce var olanının değerlendirilmesi gerektiğini savunan Ali Şayir, “’Var olan neyimiz varsa onun üzerine ne koyarız’ onları düşüneceğiz. Ben Türk Azerbaycan İş Adamları Derneği'nde de 6 yıl görev aldım şimdi de yönetimdeyim. İşte Iğdır'daki serbest bölge, Kars'ın cazibe merkezi olması ve İpekyolu ile buluşması. Yani bir üretim yapıldığında ne kadar basit giderse üretici o kadar çabuk parasını alıyor. Zenginleşme üretilen malla olur. Tüketiciye ulaştırdığında zaten para da kazanılıyor. Bizim sorunumuz buydu. Batıdan Avrupa'ya elimizi koyduğumuzda bir karış. Şimdi insanlar batıyı seçip Doğu'yu unutmuş. Ben inanıyorum ki bu Demir İpek Yolu çok üretim yaparsa tüketiciye veya ihtiyaç sahibine çok basit ulaşacak. İş adamlarına da çağrı yapacağım; Spor insanları kötülükten uzak tutar, birleştirir. Tabii ki basın olarak sizler de bağıracaksınız. Basın olarak bunları dillendireceksiniz bizler de gördüğümüz siyasilerimize bunları uyumuyla söyleyeceğiz. Ticaret üretimle başlıyor. Üretim az, maliyetin de insan gücüyle olduğunu biliyoruz. İnsan gücü yavaş yavaş bu coğrafyada azalıyor. Göç var. İnsan gücünü burada tutmak için bir çabanın olması lazım. Çin'in 1.5 buçuk milyar nüfusunu bir gün doyurmak için Kars'ın ürettiği balı, yağı, eti alsan oraya götürsen bir saatte bitirirler. Bizim acil toprakları bırakmadan ekime döndürmemiz lazım. Çünkü yarın tren buradan gidecek. Hayvanların ırkını geliştirip buna hazırlıklı olmamız lazım. Evet pandemide şunu gördük gıdadan değerli hiçbir şey yok çünkü yemek zorundasın. Milyarlarca ton altının olsun, paran olsun bir ekmeği bulamıyorsan ne anlamı var. Onun için üretim yapacağız, üretimi yaptıracağız. Ayrıca üstüne basa basa söylüyorum üretime teşvik verilmesi lazım. Buradan da yola çıkarak Susuz için Cilavuz içir eğitim sonra ne diyoruz? Susuz’un küçük bir sanayiye ihtiyacı var. İnsanların yerinde çok basit hizmet alacağı bir sanayiye ihtiyacı var. Bu küçükten başlıyor, büyüye doğru gidiyor. Sonra Susuz’un bir yem fabrikasına ihtiyacı var. Bakın artık bir hayvan pazarımız bile oldu. Başkanımızın emeklerine sağlık diyorum. Sağlık öğretmen okulunun yerinde dönüşümü için çaba harcanması lazım. Üniversitenin bir bölümü verilmiş ve orada yaşamın başlaması lazım. Arıcılık bölgemizin florasında çok güzel bir bölgemiz var. Binlerce çiçek var. Buradan faydalanmamız lazım. Arıcılığı geliştirmemiz lazım. Bizim hayvanlarımız içinde barınağımız var. Bu barınağa destek için projelerimizi devam ettirmemiz lazım. Festivalimizi geleneksel hale getirmemiz lazım. Bakın hiçbir ilçede ekmek fabrikası yok ama Susuz’da var. Eskiden günlük ekmek üreten köylerimiz vardı şimdi ise bu köyler buradan faydalanıyorlar. Onu da geliştirmemiz gerek. Susuz’un 27 köyü, 4 mahallesinin olduğunu biliyorum. Bu köylerin her biri bir fabrikadır. Her köyde inanın özel bir marka yaratılabilir.” önerilerinde bulundu.
Şayir son olarak, “Susuz öğretmen okulunda okuyup mezun olup ölenlere rahmet diliyorum. Oradan ekmek yiyip öldükten sonra çocuklarının da Susuz’u gelip görmesini istiyorum. Şu an dünya enerji diye birbirine savaş açıyor. 1940 yılında Susuz bu işi çözmüş. Buradan tüm arkadaşlarıma, dostlarıma, sayın başkanıma çok teşekkür ediyorum” dedi.
ORTAK PAYDAMIZ HER ZAMAN KARS OLSUN
Susuz Kiziroğlulu İşadamı Kenan Şamiloğlu ise şunları söyledi:
“Öncelikle bu festival bizim için çok iyi oldu. Niye iyi oldu? Bu festivalin başlangıcıyla çok tanımadığımız dostlarımız, görüşmediğimiz arkadaşlarımız hepsiyle bir arada olma imkânı bulduk. Önümüzdeki dönemlerde çok fark edici bir katılım olacağını düşünüyorum. Bizlerde elimizden gelen her şeyi yapacağız inşallah. Bizim ortak paydamız her zaman Kars olsun. Burası bizim ortak paydamız. Hangi görüş, Hangi ırk, hangi dil, hangi din olursa olsun. Bizim burada bir tek birleşme sebebimiz vardı. Gençlerimizin bu ülkede bu şehirden gitmemeleriydi. Bunu sağlamak için ortak bir payda da buluşacağız. Küresel ısınmadan en az etkilenecek şehirlerden bir tanesi Kars’tır. Kars'ın geleceği gerçekten çok önemlidir. Biz de istiyoruz ki Kars’a bir katkımız olsun. Hepimizin elimizden geleni yapması gerek. Öğretmen okulunu gezdik orada eski öğretmen ve öğrenciler vardı. Biz çocuklarımızı buraya yılda iki defa getirebilirsek çok iyi olacak.”