Karslı dağcıların keşif güncesi "Yağlıca Dağı"

Kars Kafkas Dağcılık Spor Kulübü kurucu üyeleri Alpay Korkmaz, Ahmet Öztürk ve Tacettin Durmuş’un bu haftaki rotaları 2 bin 961 metre rakımlı Yağlıca Dağı oldu.

Hafta sonu etkinliğinde Kars’ın Digor İlçesi ile Dağpınar Beldesi ve Kağızman ilçesi sınırlarında bulunan Yağlıca Dağına zirve yapan dağcılar, tırmanışın ardından bölgemizde bulunan bir dağı daha keşif güncelerine dahil etmiş oldu.

Karlı dağcılar, keşif güncesi olarak bölge dağlarına tırmanış gerçekleştirerek, bölgeyi sosyal medya hesaplarında tanıtmaya da devam ediyor. Dağcılar her zirve tırmanışının ardından o dağın hikayesini de ülke genelindeki insanlara anlatmaya çalışıyor.

YAĞLICA DAĞI HAKINDA

Digor ovası, Aras Nehri Havzasının kesiştiği noktada bulunan Yağlıca Dağının zirvesi, birçok yeri çıplak gözle görmenizi de sağlıyor. Profesyonel dağcılık anlamında iyi bir antrenman ve yükseklik uyumu için de bulunmaz bir dağ konumunda olan Yağlıca Dağı doğaseverleri zirvesine bekliyor.

Her dağın bir hikayesi olduğuna dikkat çeken Kars Kafkas Dağcılık Kulübü profesyonel sporcusu Tacettin Durmuş Yağlıca Dağı tarihi hakkında bilgiler aktardı.

Yaklaşık 3 bin metre rakımda bulunan Yağlıca Dağının bölgenin en yüksek ve önemli bir dağı olduğunu belirten Durmuş, “Yağlıca Dağı, 2 bin 961 m yüksekliğe erişen volkanik bir dağdır.  İlçenin kuzey-doğusunda yer almaktadır. Batısında yer alan Küçük Yağlıca tepesi de 2 bin 786 metreye ulaşır ve güney-doğusunda yer alan Mısır Çayırı tepe (2 bin 567 m) çevredeki önemli yükseltileri oluşturmaktadır. Yağlıca dağı kubbe şeklinde bir kütle şeklindedir. Yağlıca Dağı bağlı olduğu Kars’a 40 kilometre, Digor’a da 13 km mesafede bulunmaktadır. Dağın çevresinde ise Varlı Yaylası, Keşişkıran, Çiftlik, Sorkunlu, Nebiyurdu, Günindi Yaylası, Akyayla, Celalköy, Kuruyayla, Osmanköy ve Akçakale köyleri yer alır.

YAĞLICA KALESİ

Kars’ın Kağızman ilçesinde yer alan Yağlıca Kalesi de Yağlıca Dağı yamacında bulunmaktadır. Doğu Anadolu Bölgesinin yüksek kalelerinden birisidir. Yağlıca Kalesi, Kağızman’dan gelen yayla yollarını ve bu kalenin doğusunda bulunan verimli ovaları kontrol altında tutmak amacıyla bölgede hüküm sürmüş geçmiş medeniyetler tarafından inşa edildiği bilinmektedir. Kale ile ilgili olarak yalızı kaynaklarda ise şu bilgiler yer almaktadır. ‘Kalede İlk Tunç ve Erken Demir Çağı’nda yerleşim alanı olarak kullanıldığını ortaya koyan kalıntılar günümüze kadar ulaşmıştır. Kalenin Kuzey kısmında anıtsal nitelikte çizgi ve oyma tekniğiyle yapılmış kaya panoları da yer almaktadır. Panolar üzerinde yılan figürü ve onun altında insan figürlerine de rastlandığı gibi panonun bulunduğu bölümün batı kısmında yılan figürüne benzer bir figür daha kayalıklarda tespit edilmiştir. Öte yandan yılan, Orta Asya Türkleri arasında sağlık, saadet, talih, şifa ve bilge sembolü olarak kullanılmıştır. Orta Asya Türkleri gittikleri her yere yılan, ejderha, kartal, kuş, geyik ve at gibi hayvanların kabartmalarını ve resimlerini işlemişlerdir. Yılan figürü bazen korkunun, bazen de ölümsüzlüğün simgesi olmuştur. Geleneksel Türk toplum hayatı içerisinde kendine yer bulan yılan figürü, on iki hayvanlı Türk takvimi içerisinde, Şamanizm öğeleri arasında, mimaride ve dokumada yoğun olarak görülmüştür. Yağlıca Dağı zirvesinde bölge deki kervan geçişleri ve bölgedeki hakimiyet için zirvesinde bölgede ender rastlanan gözlem noktaları mevcuttur. Bu gözlem noktalarının Sümerler kadar uzandığı, inanç ve ibadet için bu alanın kullanıldığı düşünülmektedir. Zirvesindeki manzara ve taş yapılar Karslı Dağcılar içinde hayranlık uyandırdı. Yağlıca Dağı ve Kalesi turizm için harika bir destinasyon, Kars halkımız Yağlıca Dağı ve Kalesini ziyaret etmeleri ve bölgemizin bu değere sahip çıkması gerekmektedir. Karslı Dağcılar gazetemizde ve sosyal medyalarında her dağı paylaşmaya devam edecek.