Eğitim Sen, 40 yıllık eğitim emekçilerini ödüllendirdi
40 yıldır aynı çatı altında binlerce öğrenci okutan ve geçtiğimiz günlerde emekli olan Kars Eğitim Sen üyesi Abdülmecit Emekçi, İzzet Erdağ ve Talip Aktaş, sendikaları tarafından kalem ve plaket ile ödüllendirildi.
Saçlarına ak düşmüş 3 öğretmen, Eğitim Sen Kars İl Başkanlığında düzenlenen duygulu törende, TÖB-DER geleneğinden gelen Eğitim Sen çatısı altında eğitim hizmeti vermenin gururunu yaşadıklarını söyledi.
Düzenlenen törende emekli olan 3 öğretmene plaketleri, genç Eğitim Sem üyeleri tarafından verildi. Bundan sonraki yaşamlarında sağlıklı ve huzurlu bir yaşan sürmeleri dileğinde bulunuldu.
Plaket takdimi sonrası Kars Eğitim Sen Yürütme Kurulu adına gazetecilere açıklamada bulunan Eğitim Sen Kars Şube Başkanı Hakan Topçu, son dönemlerde yaşanan liyakatsiz atamlar, sürgünler ve ihraçlarla emekçilerin sendikal faaliyetlerinin kısıtlandığını söyledi.
Bugün emekli olan 3 emekli öğretmenin Fakir Baykurt’un’ Öğretmen yalvarmaz, öğretmen boyun eğmez, öğretmen el açmaz, öğretmen ders verir.” sözünün canlı örnekleri olduklarına vurgu yaptı. Topçu “Sendikal hak ve özgürlükler ile bilimsel, demokratik ve laik eğitim mücadelemize yaptığız katkılarınızı unutmayacağız. Onlar şimdi emekli oluyor. Hayatınızın bundan sonraki kısmını özsaygısı yüksek bireyler olarak devam edecek olan hocalarımızın yolundan gideceğiz ve onların dik duruşu bizi motive edecektir. Hak diyenin ağzına vurulmamalı, yol açanın yolu kesilmemelidir. Bu mücadeleye giren insanlar, sonuç ne olursa olsun, bunlara katlanmayı bilmelidir. Biz bileceğiz, bizden sonraki öğretmenler de bilecektir. Çok iyi biliyor ve inanıyoruz, çektiklerimiz boşa gitmeyecektir!
HER DEVRİN ADAMI OLMAYANLAR!
Eğitim emekçilerinin İkinci Meşrutiyet döneminde Encümen-i Muallimin ile başlayan örgütlenme ve mücadeleleri, 1900’lerin çeyreğinde anti-emperyalist bir tutumla bağımsızlık mücadelesi doğrultusunda bir hat izlenmiştir. Cumhuriyet ideolojisini yaygınlaştırma amacıyla, eğitimin yaygınlaştırılması çabalarının damgasını vurduğu 1930’lu ve 1940’lı yıllarda eğitim emekçileri, görece zayıf örgütlenmeleriyle, eğitim hakkının yaşama geçirilmesi ve halka ulaştırılmasında etkili olmuşlardır.
İlk kez 1950’lerde Türkiye Öğretmen Dernekleri Milli Federasyonu (TÖDMF) ve Köy Öğretmen Dernekleri ile ulusal ölçekte yaygın bir örgütlenme yaratan eğitim emekçileri, 1965’te Türkiye Öğretmenler Sendikası’nı (TÖS) ve Türkiye İlkokul Öğretmenleri Sendikası’nı (T.İLKSEN) kurarak sendikal form içinde örgütlenmişlerdir. Kendi sınıf kimliklerine ilişkin algılarında köklü bir dönüşüm yaşayan eğitim emekçileri, 1960’ların sonlarında yükselişe geçen sınıf hareketinin de etkili bir bileşeni durumuna gelmiştir. TÖS’ün gerçekleştirdiği Devrimci Eğitim Şûrası ile TÖS ile T.İLKSEN’in Aralık 1960’da gerçekleştirdiği Genel Öğretmen Boykotu, 12 Mart darbesine giden yolda önemli kilometre taşları olmuştur.
12 Mart 1971 tarihli askeri darbe sonrasında sendikal örgütlenme özgürlüğünden yoksun bırakılan eğitim emekçileri, aynı yıl kurdukları Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) ile bütün 70’ler boyunca hem sınıf hareketinde, hem de anti-faşist mücadelede ön saflarda yerlerini almışlardır.
12 Eylül 1980 askeri darbesinin TÖB-DER’i kapatarak yöneticilerini ve pek çok üyesini tutuklamasının yanı sıra öğretmenlere dernek kurma yasağı getirilmiş, böylece eğitim emekçileri örgütsüz bırakılmaya çalışılmıştır. Eğitim emekçilerinin meşru haklarını kullanarak örgütledikleri ve diğer kamu emekçilerine de umut veren, yol gösteren sendikaları çeşitli yasal ve fiili engellemelere, baskılara karşın hızla kitleselleşmiş ve on binlerce eğitim emekçisiyle buluşmuştur. Eğitim-İş ile Eğit-Sen’in 23 Ocak 1995’te birleşerek oluşturdukları sendikamız Eğitim Sen, işte bu yüz yıllık eğitim emekçileri hareketinin günümüzdeki temsilcisi ve sürdürücüsüdür.” dedi.
FACEBOOK YORUMLAR